Muğla'nın Menteşe ilçesi Bayır Mahallesi ile Yatağan ilçesi Deştin Mahallesi arasında kızılçam ormanlarının tam ortasına kurulmak istenen çimento fabrikası projesiyle ilgili daha önce iki kez iptal edilen Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) süreci, yeniden başlatıldı. Bakanlık tarafından "Revize ÇED" adıyla yürütülen üçüncü süreç, kamuoyunun ve yargının tepkisine rağmen 15 Mayıs 2025 tarihi itibariyle halkın görüşüne sunuldu.
Kızılçam ormanlarının tam ortasına hançer gibi saplanan ve çevreye vereceği zararlar bilimsel raporlarla kanıtlanan çimento fabrikasının, 1/5000 ölçekli imar planlarının iptali, Muğla Büyükşehir Belediye Meclisinin Mayıs ayı Meclis Toplantısında kesinleşmişti. Muğla 4. İdare Mahkemesi, Muğla Büyükşehir’in iptal ettiği planlara karşı, firma tarafından açılan davada yürütmeyi durdurma istemlerini reddetmişti.
İPTAL EDİLEN ÇED RAPORU ÜÇÜNCÜ KEZ GÜNDEMDE
Söz konusu çimento fabrikası ve hammadde ocakları projesine ilişkin daha önce hazırlanan iki ayrı ÇED raporu, bölge halkının açtığı davalar sonucu idare mahkemeleri tarafından iptal edilmişti. Ancak Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, iptallere rağmen 2024 yılının Kasım ayında "Revize ÇED" sürecini başlatmıştı.
Kapsamı genişletilen ve "3. ÇED" olarak anılan bu raporun, 2009/7 sayılı Genelge kapsamında değerlendirilmesi yasal olarak mümkün olmadığı halde, Bakanlık tarafından süreç devam ettirildi. Son olarak, 15 Mayıs 2025'te Bakanlık tarafından yapılan duyuruda "Nihai ÇED Raporu"nun hazırlandığı ve 10 gün boyunca halkın görüşüne sunulacağı bildirildi.
BELEDİYELER VE STK’LAR UYARIDA BULUNMUŞTU
28 Kasım 2024’te Ankara’da düzenlenen İnceleme ve Değerlendirme Komisyonu (İDK) toplantısında Muğla Büyükşehir Belediyesi, Menteşe ve Yatağan belediyeleri ile çevre platformlarının temsilcileri, söz konusu projenin hem usul hem de içerik bakımından hukuksuz olduğuna dikkat çekmiş ve Revize ÇED raporunun onaylanmaması çağrısında bulunmuştu.
Ayrıca çimento fabrikasına yönelik hazırlanan 1/5000 ölçekli nazım imar planları da Muğla Büyükşehir Belediye Meclisi tarafından iptal edildi. Ancak bu karara rağmen Bakanlık süreci durdurmadı.
EKOLOJİK VE TARIMSAL YIKIM UYARISI
Projeye karşı çıkan çevreciler ve yöre halkı, fabrikanın yapılmak istendiği alanın üç tarafının ormanlarla çevrili olduğunu ve Bayır Barajı ile Kazan Göleti arasında yer aldığını belirterek, hem su kaynaklarının hem de orman ekosistemlerinin ciddi tehdit altında olduğunu ifade ediyor. Tesisin aynı zamanda tarım arazilerine de zarar vereceği belirtiliyor.
Deştin Çevre Platformu, Bayır Çevre Komitesi ve MUÇEP Menteşe Meclisi tarafından yapılan ortak açıklamada, “Bakanlık, çimentoculardan yana tavır alarak, halkın ve mahkemelerin kararlarını yok sayıyor. Bu süreç komik bir tiyatroya dönüşmüştür” ifadelerine yer verildi.
“DEŞTİN ÇAYI ÖZGÜR AKACAK”
Çevreciler, sürecin yeniden yargıya taşınacağını ve halkın mücadelesinin süreceğini belirtiyor. Açıklamada, "Deştin Çayı özgür akacak, Muğla işgalcilere teslim edilmeyecek, cennet doğa korunacaktır" mesajı verildi.