Muğla Büyükşehir Belediyesi, yatırımlara öncelik verse ve ana isale hattında bakım onarımı zamanında yapsa su sorunu yaşanmayacaktı.
AK Parti Muğla Milletvekili Yakup Otgöz, CHP Muğla Milletvekili Gizem Özcan’ın Bodrum’daki su sorunu ile ilgili açıklamasına cevap verdi. Milletvekili Otgöz yazılı açıklama yaparak, şunları kaydetti:
“Geçtiğimiz hafta, Bodrum programımız sırasında, devam eden ve biten kamu yatırımlarını incelemiştik. Yaptığımız ziyaretler ve hemşerilerimizle buluşmalarımızda, karşımıza hep içme suyu sorunu çıktı.
Hemşerilerimiz, CHP’li Belediye bizi, bir damla suya muhtaç hale getirdi diye şikayette bulundu. Halkımız, 'Susuzluk canımızdan bezdirdi' diye feryat etmektedir. Su ihtiyaçlarını açtıkları yeni artezyen kuyularından ve tankerlerle taşınan sularla kendi imkanlarıyla çözmeye çalışıyor.
Milletvekili Özcan’ın Bodrum'un su sorununu Hükümetimize yıkmaya çalışması, yanlış ve yanıltıcı bilgilere dayanmaktadır. Halbuki mevzuat çok açıktır, yetki de görev de sorumluluk da Belediyededir.
5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nun 7. maddesinde '…Su ve kanalizasyon hizmetlerini yürütmek, bunun için gerekli baraj ve diğer tesisleri kurmak, kurdurmak ve işletmek…' görevleri Büyükşehir Belediyeleri görev, yetki ve sorumluluğuna verilmiştir. Kanundan anlaşılacağı üzere Büyükşehir Belediyeleri, görev bölgesi olan ilin tamamında içme ve kullanma suyu kaynağı bulma ve ilgili tesisleri kurarak suyun dağıtımı ile ilgili hizmetleri yürütmekle asli görevlidir.
DSİ tarafından Bodrum’da yerel yönetimin talebi üzerine, 1053 Sayılı Belediye Teşkilâtı Olan Yerleşim Yerlerine İçme, Kullanma ve Endüstri Suyu Temini Hakkında Kanuna istinaden Geyik Barajı ve yeraltı suyu kuyularından alınan suyun Bodrum Yarımadasına iletilmesi için içme suyu tesisleri yapılmış olup, tesisler işletilmek üzere 2011 yılı sonunda protokol ile devredilmiştir.
“Bodrum İçme Suyu Projesi” kapsamında yapılan içme suyu tesislerinin işletmeye alınmasından bu güne kadar geçen sürede hattın işletmesinden mesul olan MUSKİ Genel Müdürlüğü tarafından korunması gerekirken, yapılan tespitlerde hatların korunmadığı; üzerindeki pek çok noktada yol genişletmesi, duvar, bina vb. yapı yapıldığı, üzerine malzeme depolanarak boruların hesap yükünün üzerinde yüklere maruz bırakıldığı, birçok noktada altyapı çalışması esnasında boruların güvenliği için elzem olan boru etrafındaki koruyucu tabakaların orijinal halinin bozulduğu, hatların emniyetli çalışmasını sağlayan ve işletme kurallarına göre düzenli olarak bakımlarının yapılması gereken vantuz vb. mekanik ekipmanın bakımlarının yapılmadığı, üzerinin asfalt, moloz vb. malzemelerle kapatıldığı, bazı mekanik ekipmanların üzerinin açık olduğu ve bu haliyle dış etkenlere maruz bırakıldığının tespitleri mevcuttur.
Devam eden dava süreçleri dikkate alındığında, “Bodrum İçme Suyu Projesi” kapsamında yapılan isale hattında meydana gelen patlamalarda DSİ’nin herhangi bir kusurunun bulunmadığı yönünde birçok emsal karar alınmıştır.
Belediye’nin görev ve sorumluluğunda olmasına rağmen, hemşerilerimize içme suyu sağlamak için, DSİ tarafından yıllık 13 milyon metreküp ilave kaynak tahsisi amacıyla Bodrum Barajı planlaması tamamlanmıştır. Bodrum Barajı ÇED Raporu STK’ların iptal yönünde açtığı dava sonucunda iptal olmuştur. Yeniden hazırlanan ÇED Raporu STK’lar tarafından yeniden davaya konu edilmiş olup dava süreci devam etmektedir. Proje çalışmalarının tamamlanması akabinde inşaat çalışmalarına başlanması hedeflenmektedir.
Ayrıca Bodrum İlçesinin içme suyu talebine yönelik olarak Ekinambarı Kaynaklarından yıllık 63 milyon metreküp tahsis yapılmış olup bu tahsis MUSKİ tarafından kullanılmamaktadır. Ekinambarı kaynaklarının MUSKİ tarafından kullanılması durumunda Bodrum Yarımadasında herhangi bir içme suyu sorunu kalmayacaktır.
“Maalesef CHP’li Belediyeler asli işini yapmıyor. Altyapı, su ve kanalizasyon çalışmalarında hep sınıfta kalıyor. Biz 13 ilçemize ve Muğla’mıza parti ayrımı yapmadan devasa yatırımlar kazandırmaya devam ediyoruz.”
